aile tarihi ile ilgili röportaj soruları

HikmetDokumacı ile Sizin İçin Yaptığımız Özel Röportajımız Eğitimci Yazar Hikmet Dokumacı’yı özel ders verdiği evinde ziyaret ettiğimizde güzel bir şaşkınlık yaşadık. Sıcacık bir dekorasyon, geniş bir kütüphane, sanatsal ögelerle donatılmış duvarlar ile bizi adeta başka bir âleme sürükledi. Matematik’teki uzmanlığının yanı sıra eğitim sistemi KurumsalProfil. Sabancı Topluluğu sürdürülebilir bir yaşam için öncü girişimler ile Türkiye ile dünyayı birleştiriyor, performans kültürü, dinamik portföy yönetimi ve veri merkezli ekosistemi ile değer yaratıyor. Hacı Ömer Sabancı Holding A.Ş. (Sabancı Holding), Türkiye’nin önde gelen holding şirketlerinden olup GirişTarihi: 15.11.2017 16:37 Son Bugüne kadar çocuklarda en çok görülen fiziksel engel rahatsızlığı olan Cerebral Palsy ile ilgili çalışmalarıyla ailelere destek olan Türkiye İmamHatip Okulları Hakkında Bediüzzaman’la Yapılan Röportaj. Haberler / Tarih 09 Ekim 2017 Saat 08:30 /. Prof. Dr. Zekeriya Kitapçı, Isparta İmam Hatip Okulu’nda okurken, 1958’den itibaren 18 ay Bediüzzaman Said Nursi Hazretlerinin yanında kalmıştı. Prof. dilve anlatım ile ilgili sorular : Mesaj Sayısı: 1200 Yaş: 103 Kayıt tarihi : 29/07/09: Konu: dil ve anlatım ile ilgili sorular Paz Ara. 13, 2009 11:33 pm: SORULAR 1. Bir gülmece havası taşıyan bu öyküde olay, bize kahramanın ağzından anlatılıyor. Anlatımın en belirleyici özelliği konuşma diliyle yazı Site De Rencontre A La Campagne Gratuit. Sorunu TaratKitaptan resmini çek hemen cevaplansın. Eğitim-Öğretim9 ay önce0 Cevap15 KezAile tarihine dair ailenin en yaşlı kişisiyle röportaj yaparken ne tür sorular kulanırız. Soru Ara? den fazla soru içinde arama YazBilgilendirme 2022 yılı YKS, AÖF, AUZEF, ATA-AÖF, AÖL, LGS, AÖO, AÖIHL-MAÖL, YDS, TUS, MSÜ, ALES, KPSS, İSG, YKS, DGS, EUS, TYT, AYT, ADES, ADB, Amatör Denizcilik Eğitimi Sınav takvimleri belli olmuştur. Başarılı İşleminiz başarıyla kaydedilmiştir. Başarılı.. Kopyalandı.. MisafirZiyaretçi 10 Nisan 2011 Mesaj 1 aile bireylerinin işte evde nerede ne kadar matematik kullandığı ile ilgili röportaj yapma ve grafik çizme ödevinde röportaj cevaplarını sayısal hale nasıl getiririz acil ltfn yardım edin MisafirZiyaretçi 19 Nisan 2011 Mesaj 2 ben matamatik ile ilgili röpartaj hazırlıyacam nasıl olacak MisafirZiyaretçi 14 Mayıs 2011 Mesaj 3 matematikle ilgili soru yazın yağ MisafirZiyaretçi 2 Kasım 2011 Mesaj 4 matematile ropörtaj yapcam nasıl olack MisafirZiyaretçi 20 Kasım 2011 Mesaj 5 matematikle ilgili röpörtaj yapacağım nasıl olacak MisafirZiyaretçi 14 Ocak 2012 Mesaj 6 ya arkadaşlar buranın ödev sitesi olmadığını biliyorum ama lütfen yardımcı ile ilgili röportaj soruları %%PERCENTAGE%%Doğru Sayısı %%SCORE%%Yanlış Sayısı %%WRONG_ANSWERS%%Boş Sayısı %%BOS%% Ülke tarihimizi öğrenmek için çeşitli kaynaklara başvurduğumuz gibi, aile tarihimizi öğrenmek için de çeşitli kaynaklara başvurabiliriz. Aşağıdaki öğrencilerden hangisinin söylediği, aile tarihimizi öğrenmek için başvurabileceğimiz kaynaklardan biri değildir?ABCDAşağıdakilerden hangisine bakarak ailemizin geçmişi ile ilgili bilgilere ulaşabiliriz?ABCD4. sınıf öğrencisi olan Alper, sözlü tarih yöntemi kullanarak aile tarihini oluşturmak istiyor. Buna göre, aşağıdaki bireylerden hangisi Alper’e yardımcı olamaz?ABCD Derya, ödevini yapmak amacıyla dedesiyle röportaj yapacaktır. Derya, dedesiyle yapacağı röportaj için aşağıdakilerden hangisine ihtiyaç duymaz?A AnsiklopediB KalemC Ses kayıt cihazıD DefterI. Görüşme için hazırlık yapmak II. Görüşme sırasında not almak III. Görüşülecek kişiyi belirlemek IV. Görüşme sırasında alınan notları oluş sırasına göre düzenlemekNumaralandırılmış olarak verilen sözlü tarih çalışması aşamaları, aşağıdaki seçeneklerin hangisinde takip edilmesi gereken sıraya uygun olarak verilmiştir?A I – II – III – IVB I – III – II – IVC II – III – I – IVD III – I – II – IV Üyelerimiz test çözdükçe puan kazanmakta ve kazandığı puanlarla ücretsiz kitaplar alabilmektedir. Şu an üye girişi yapmadığınız için puan kazanamayacaksınız. SINAVI BİTİR Toplam 5 Soru. Tamamlananlar Bildir 7. Sınıf Türkçe “Evliya Çelebi” ile ilgili bir röportaj hazırlayınız. konusunu kısaca ve uzun ele alacağız.“Evliya Çelebi” ile ilgili bir röportaj hazırlayınız. konusu ile ilgili kısaca bir yazı örneği ;Soru Evliya Çelebi kimdir ?Cevap Ben şehir şehir, ülke ülke gezerek insanlar ve bölgeler hakkında bilgileri not alarak tarihi ve doğal güzellikler hakkında notlar Evliya Çelebi’nin sevdiği eserleriniz hangileridir ?Cevap Seyahatname , Evliya Çelebi Seyahatnamesi Hac Kitabı, Tuna Nehri Buz TutuncaSoru Evliya Çelebi en sevdiği şehir hangisidir ?Cevap Kabe ve Semerkand’tır.“Evliya Çelebi” ile ilgili bir röportaj hazırlayınız. konusu ile ilgili uzun bir yazı örneği ;Soru Nerede Doğdunuz ?Cevap 1611 yılında İstanbul Unkapanı’nda Evliya Çelebi neden gezmek istedi?Cevap Tüm dünyayı karış karış gezmek Evliya Çelebi’nin en güzel eseriniz hangisidir ?Cevap Seyahatname en sevdiğin Evliya Çelebi olarak hangi şehirleri sevdiniz?Cevap Kabedir. “Evliya Çelebi” ile ilgili bir röportaj Hakkında Soru Sormak İster Misiniz ? Yorum ve Düşüncelerinizin Bizim İçin Ne Kadar Değerli Olduğunu Biliyor Musunuz ? Destek ve Yorumlarınız için Tıklayınız... Soru Evlenecek kişi nelere dikkat etmeli? Cevap Evlilik de insanın mutlu olmasında önemli bir amildir. Peki, insan nasıl ve ne şekilde eş bulmalı ki hedeflediği saadeti elde edebilsin? Bunu da Hz Peygamber beyan ediyor; "Kadınla dört şey için nikâh yapılır 'Güzelliği, malı, asaleti ve dînî için. Siz dindar olanını seçin, mutlu olursunuz. '" Buhârî, Nikâh 16 Hadîsi şerifte kadın ifadesi geçse de tavsiye erkek için de geçerlidir. Yani evlenecek kimse kadın ise evleneceği erkekte öncelikle dindarlık, güzel ahlâklı olmak gibi vasıfları aramalıdır. Evleencek gençler, evlilik hayatında mutlu ve huzurlu olmak istiyorlarsa, evlilik ve güzel geçimle ilgili bilimsel ve dinî kaynaklar incelenmeli, gereken inanç, ibadet ve güzel ahlâkla ilgili bilgiler edinmeli ve ona uygun davarnış sergilenmelidir. Soru Evlilik öncesi arkadaşlık yapmanın flört hükmü nedir? Cevap Birbirleri ile evlenmeleri câiz olan, aralarında evlenme engeli bulunmayan bir kadınla bir erkeğin arkadaşlık yapmaları bizim geleneğimizde olmadığı gibi, dînimizde de câiz değildir. Ergenlik çağına gelmiş erkeklerle kızların arkadaşlık etmeleri câiz olmaz. Erkekler erkeklerle kızlar da kızlarla arkadaşlık ederler. Bir erkeğin kız ve kadın arkadaşı, bir kadının da erkek arkadaşı ancak hayat arkadaşı eşi olur. Gençler, İslâm’a uygun bir evlilik yapmalı, İslâm dinî evlilik dışı ilişkileri flörtü yasaklamış, zinâya götürecek söz ve davranışlardan uzak durulması istenmiştir. İsrâ, 17/32 Soru Nişanlı iken nelere dikkat etmeli? Cevap Nişanlanma sadece tarafların evlenme niyetini açıklayan bir evlenme vaadinden ibarettir. Bu itibarla, nikâh yapılmadıkça nişanlanmakla kadın ve erkek birbirine helal olmaz. Nişanlılık dönemi kişilerin birbirlerini tanıyacakları dönemdir. Bu dönemde kız ile erkek dinen birbirlerine yabancı oldukları için kapalı bir mekânda yalnız başlarına kalamaz, el ele tutuşamaz, birbirlerine sarılamazlar. Nikâh kıyılıncaya kadar birbirine yabancıdır. Aralarında mahremlik devam eder. Evlenecek kişiler, konuşmak ve birbirlerini daha yakından tanımak amacıyla herkeze açık mekânlarda oturmaları, makul ve meşrû karşılanabilir. Nişanlıların, telefon, internet vb. iletişim araçlarıyla görüşmeleri, edep sınırları dâhilinde, aşırıya kaçmadan ve fitneye sebebiyet vermeden olursa caizdir. Nişanlı olmakla taraflar birbirine karşı evli gibi davranamaz. Nişanlılıktan sonra da önceden olduğu gibi aralarında iki yabancı insanın görüşmesinde bulunan bütün sınırlar mevcuttur. Bu bakımdan mahremiyet sınırlarına dikkat etmeleri gerektiğini bilmelidirler. Nitekim Hz. Peygamber “Sizden kim Allah’a ve ahiret gününe inanıyorsa, yanında mahremi olmayan bir kadınla baş başa kalmasın. Çünkü bunu yaparsa üçüncüleri şeytan olur.” Buhârî, Nikah 111-112 buyurmuştur. Sözlü veya nişanlı olanlar, yalnız başlarına kalmaları doğru değildir. Ancak yanlarında üçüncü bir kişi bulunması veya herkese açık bir yerde olmak şartıyla karşılıklı konuşmaları mümkün ve caizdir. Soru Sözlü ve nişanlıyken nikâh kıydırmanın mahzurları var mıdır? Cevap Evlenmeye uzun bir zaman varken kıyılan böyle bir nikâhın mahzurları da olabilmektedir. Nikâh kıydırıp serbest hareket eden gençler, maalesef bağlayıcı bir durum olmayınca ayrılabilmektedirler ki, bu hiçbir şekilde tasvip edilemez. Nikâhtan kastımız, evlenmektir. Soru Mehir hakkında bilgi verir misiniz? Cevap Mehir Evlenme sırasında erkeğin kadına ödediği veya ödeme yükümlülüğü altına girdiği para veya mal demektir ve kadının hakkıdır. Yüce Allah şöyle buyurur "Kadınlara mehirlerini cömertçe verin. Eğer ondan gönül hoşluğu ile size bir şey bağışlarsa onu âfiyetle yeyin." Nisâ 4/4 Nikâhtan sonra, mehrin tamamı peşin ödenebileceği gibi, bir kısmı peşin ve bir kısmı daha sonraki bir tarihte ödenebilir. Peşin ödenen mehire “mehr-i muaccel,” Ödenmesi ileri bir tarihe bırakılan mehre de “mehr-i müeccel,” adı verilir. Bir zaman belirtilmemişse vefat veya boşanma halinde ödenmesi gerekir. Soru İki kişi kendi aralarında nikâh kıyabilir mi? Cevp Dini nikâhın iki şartı vardır. Birisi, evlenecek kadınla erkeğin kendilerinin veya vekillerinin hazır olması, "icap/kabul" olarak bilinen evlendiklerini ifade etmeleridir. Diğeri de, nikâh kıyılırken iki şahidin hazır bulunup kadınla erkeğin sözlerini duymalarıdır. Peygamberimiz, "Şahitler bulunmadıkça nikâh olmaz" Buhârî, Şehâdât 8 sözüyle bu şartı belirliyor. Şahitler olmadan, "Allah biliyor, görüyor, Allah şahit" demekle nikâh olmaz, evlilik gerçekleşmez, kadınla erkek birbirlerine helâl olmazlar. Soru Evlenmenin kaderle ilgili yönü nedir? Eşlerin birbirlerini seçmesi kader midir? Evlenirken elin kolun bağlanır, hiç istemediğin biriyle evlenirsin, hiç boşuna israr etme, kaderinde kim yazılıysa onunla evlenirsin’ gibi sözler doğru mudur? Cevap Hayır tam doğru değildir. Şöyle ki her şey kaderle ilgilidir. Kader, Allah'ın olmuş ve olacak her şeyi bilmesidir... Bu açıdan insanların iradesini ilgilendiren konularda insan iradesine bırakılmıştır. Fakat bu, kaderin yazılmasında eşlerin birbirlerini seçmesinin veya seçmemesinin etkisi vardır. Bu, ihtiyari kulun seçimine bağlı bir kaderdir. Öyle olduğu içindir ki, Rasûlullah bu konuda şöyle der “Kadınların hayırlılarıyla evlenmeye bakın.” İbn Mâce, Nikâh 48 “Kadın genellikle dört şey için nikâhlanır Malı, soyu sopu, güzelliği ve dindarlığı; sen dindar olanını seç ki huzur bulasın.” Buhârî, Nikâh 15 Görüldüğü gibi evlilik konusunda kulların, irade ve fiillerine dikkat etmeleri istenmiştir. Dolayısıyla kişi, bu konuda da meşru ölçülere dikkat ederek kendisine uygun olan en hayırlı kararı verip ona göre davranmalı ve nihaî takdiri Allah’a havale etmelidir. Soru Kadın mı üstün, erkek mi? Cevap Kadın ile erkek iki ayrı cinstir. Elma ile armut mukayese edilmediği gibi, bunların da birbirine üstünlüğü söz konusu olmaz. Kadınla erkek mukayese edilerek, Kadın doğum yapıyor, erkek yapmıyor, böyle eşitlik olmaz denemez. Allah Teâlâ, kadını, erkeği ayrı işler için yaratmıştır. Fiziki yapısı birbirine benzemez. Birbirine benzemeyen iki şey, birbiri ile kıyaslanamaz. Bir erkek kalkıp da, “Madem kadın-erkek eşitliği var, niye kadınlar da bizim gibi yer altında, kömür ve maden ocaklarında çalışmıyor?” dememeli. Çünkü kadının bünyesi buna müsait değildir. Bazı ülkelerde, kadın böyle zor işlerde çalıştırılıyorsa da, bu bir hak değil, zulümdür. Herkese, bünyesine uygun iş verilmelidir! Kadın ve erkek elbette ki fiziksel anlamda birbirlerinden farklı yapılara sahiptirler. Ancak kadının fiziksel olarak, erkeğe oranla daha güçsüz olması, onun toplum içerisinde erkekten daha az değer görmesi için bir sebep değildir. Dolayısıyla, kadın erkek eşitliği mi; yoksa adalet, uyum ve birbirini tamamlamak mı? Allah katında her iki cins arasında değer ve hak açısından eşitlik vardır. Ancak kadın ve erkek yaratılış özelliklerine göre, birbirlerinin tamamlayıcısı olarak ayrı ayrı görevlendirilmiştir. Kur’ân-ı Kerim, kadın ile erkek arasında bir ayrım yapmamaktadır. Kadın ve erkek, her ikisi de Allah'ın emir ve yasaklarına muhatap olmada eşit tutulmaktadır. Hz. Peygamber, bütün insanların insan olmaları itibariyle bir tarağın dişleri gibi eşit gördüğünü, kimseyi üstün görmediğini şöyle ifade etmiştir “Ey insanlar! Şuna dikkat ediniz ki, sizin Rabbiniz birdir; babanız birdir. Arabın arap olmayana, Arap olmayanın araba; beyazın siyaha, siyahın beyaza Allah korkusu dışında hiç bir üstünlüğü yoktur.” Ahmed, Müsned, V, 411 Hz. Peygamber bütün insanların insan olmaları itibariyle bir tarağın dişleri gibi eşit olduklarını vurgulamıştır. Kadın ile erkeği bir bütünün iki yarısı şeklinde tanımlamıştır. Tirmizi, Tahret 82 Bunun için, İslâm’a göre üstünlük, ancak takva ile yani Allah’a karşı sorumluluk bilinciyledir. Hucurat 49/13 Şu halde, İslâmiyet kadına fazla değer vermiyor demek, din karşıtlığından başka şey değildir. Kur’ân-ı Kerim’de erkek ve kadın, herkesin yaptığı ibadet ve tüm hayırlı işlerin, Allah katında değerlendirildiği, boşa gitmeyeceği haber verilmekte ve şöyle buyrulmaktadır "... Erkek olsun, kadın olsun ki hepiniz birbirinizdensiniz içinizden hiçbir çalışanın çalışmasını boşa çıkarmayacağım..." Âl-i İmrân, 3/195 Kur’ân-ı Kerîm’de gerek yaratılış gerekse hak ve sorumluluklar yönünden erkeklerle eşit konumda olan bir kadın portresi çizilmektedir. Kadın Allah’ın kulu olması bakımından erkekle eşit seviyededir; dinî hak ve sorumlulukları da aynı düzeydedir. Âl-i İmrân, 3/195;Tevbe, 9/71 Demek ki, yaratılışta, Allah'a kul olmakta, ibadette, duâda, suç ve cezada, yani kullukta, hürmet ve saygınlıkta, kısaca insan oluşta kadınla erkek arasında fark yoktur. Yüce Allah şöyle buyurur “Ey insanlar! Şüphe yok ki, biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık ve birbirinizi tanımanız için sizi boylara ve kabilelere ayırdık. Allah katında en değerli olanınız, O'na karşı gelmekten en çok sakınanınızdır. Şüphesiz Allah hakkıyla bilendir, hakkıyla haberdar olandır.” Hucurat, 49/13 Âyet-i Kerime’de ifade edildiği üzere Allah katında en üstün varlık olarak erkek veya kadın zikredilmemiş, her iki gruptan da takva bakımından Allah’a karşı gelmekten sakınma, emir ve yasaklarına itina ile uyma anlamında üstünlük zikredilmiştir. Gayet net bir şekilde Allah katında kadın-erkek ayrımı olmadığını anlıyoruz. Sonuç itibari ile Kur’ân’a göre bir insanın kadın mı erkek mi olduğu değil, iyi bir Müslüman olup olmadığı önemlidir. Soru Ailenin başkanı erkek mi, kadın mı? Cevap “Erkekler kadınlar üzerinde yöneticidirler” Nisâ, 4/34 Tabiî ki, ailenin başkanı olmak; gurur kibir ve sert davranmaya sebep değildir. Sorumluluğun erkekte olduğunu göstermektedir. Peygamberimiz şöyle beyan ediyor“Hepiniz çobansınız ve hepiniz çobanlığınızdan elinizin altındakinden sorumlusunuz.” Buhârî, Cum’a 11 Dolayısıyla aile reisi olarak erkek, gereken sorumluluğu yerine getirmelidir. Ailesini huzur ve mutluluk içerisinde idare etmeyi bilmeli ve onlara çok iyi davranmalı ve buna çok dikkat etmelidir. Kadın da, evin huzur ve mutluluğu için gerekeni yapmalıdır. Soru İslâm dinine göre kürtajın çocuk aldırmanın hükmü nedir? Cevap Dindeki hükmü bakımından kürtaj, ananın veya bir başkasının maddî veya mânevî müdahalesi ile cenînin rahimde veya dışarı çıkarılarak öldürülmesidir. Nitekim İslâm hukukçularının çoğunluğu hangi safhada olursa olsun çocuk düşürmeyi câiz görmezler. Mezheplerde hâkim görüş de budur. Meselâ Gazâlî, ilk dönemden itibaren çocuk düşürmenin câiz olmadığını ve cinayet olduğunu söyler. Ruh üflendikten sonra çocuk düşürmenin veya aldırmanın haram olduğunda ve bu davranışın cinayet telakki edileceğine İslâm âlimleri görüş birliğindedir. Ancak annenin hayatını kurtarma gibi tıbbî ve kesin bir zaruret ortaya çıkmışsa o zaman anne karnındaki ceninin tıbbî bir müdahale ile alınması câiz görülür. TDV İslam Ansiklopedisi, c. 8, s. 364 Fakat bu konuda anne-babanın karar vermesinden ziyade uzmanlığına güvenilen tıp doktorlarının kararının esas alınması doğru olur. Soru Küçük yaşta vefat eden çocuklar âhirette anne ve babasına şefaat edecek mi? Cevap Şefaat etmeleri ümit edilir. Hz Peygamber şöyle buyurur “Sizden henüz ergenlik çağına gelmemiş üç çocuğunu âhirete gönderen her kadın için, bu çocuklar cehenneme karşı mutlaka siper olur.” buyurdu. İçlerinden bir kadın “Bu durum iki çocuk gönderenler için de geçerli midir?” dedi. Bunun üzerine Resûlullah “Evet, iki çocuk gönderen için de durum aynıdır.” cevabını verdi. Buhârî, İlim 36 Düşük doğan çocuklarınıza isim veriniz. Ki, Allah bununla terazinizin sevap kefesini ağırlaştırsın. Aksi halde o Kıyâmet Gününde gelerek şöyle der “Yâ Rabbi! Bunlar bana isim vermeyerek, benden elde edecekleri sevabı kaçırdılar.” Câmiü’s-Sağîr, c. 3, Hds. 1075 "Bülûğa ermeden ölen çocuklar, cennette çok canlıdırlar, hareketli balık gibidirler. Onlardan birisi ebeveynini karşılar, elbisesinden tutar, Allah kendisiyle birlikte ebeveynini de cennete koyuncaya kadar bırakmaz.” Câmiü’s-Sağîr, c. 3, Hds. 2364 Dolayısıyla, kız olsun erkek olsun, bulûğ çağına ermemiş çocuğu ölen anne ve babalar, sabredip ecrini Allah’tan beklemek şartıyla müjdelenmişlerdir. Yavrusunun ölümüne sabretme ve Allah’ın hükmüne isyan etmeyip rızâ gösterme şartı, bu hadislerin ifadelerinden değilse bile delâletlerinden anlaşılmaktadır. Buhârî, Sahih’indeki bu konuyla ilgili başlıkta ölüme rızâ gösterme şartını açıkça belirtmiştir. Buharî, Cenâiz 6 Nitekim Allah Teâlâ da, “Sabredenlere mükâfatları hesapsız ödenecektir” Zümer, 39/10 buyurmuştur. Soru İçkinin, uyuşturucu maddelerin, kumarın, zinânın, hırszlığın, faizin ve intihar etmenin dinî hükmü nedir? Cevap Yüce dinimiz. Aklı, malı, canı, nesli ve dinî korumayı esas almış, bu değerlere zarar verilmesini de şiddetle yasaklamıştır. Bu sebeple İslâm Dinî, insanlara yararlı ve temiz olan şeyleri helâl, zararlı olanları içki, uyuşturucu maddeleri, kumarı, hırsızlığı, faizi ve intihar etmeyi, zinâyı da haram kılmıştır, yasaklamıştır. Mâide, 5/90-91;Mâide, 5/4-5; A’raf, 7/157 Soru Tüp bebek caiz midir? Cevap Cinsel ilişki olmaksızın kadının rahmine meninin girmesini sağlamak, eğer kocanın menisinin hanımına verilmesi şeklinde olursa bu uygulama caiz olur. Eğer kadına yabancı ve aralarında evlilik bulunmayan bir erkeğin menisi konulursa bu kesin haramdır. Zira bu zinâ anlamında bir iştir. Bu yöntem caiz değildir. Soru Doğum kontrolü caiz mi? Cevap Terim anlamıyla doğum kontrolü, eşlerin istedikleri sayıda ve istedikleri zaman çocuk sahibi olabilmeleri için gebeliği önleyici birtakım önlem ve yöntemlere başvurmaları demektir. Gebeliği önlemek demek, çeşitli sebeplerle çocuk istemeyen eşlerin tedbir alması demektir. Sahabe-i Kiramın bir kısmı ile müctehid ve âlimlerin çoğunluğu bunu caiz görmüştür. Evlenmenin gayelerinden birisinin ve hatta başta gelenin soyu devam ettirmek olduğu unutulmamalı ve devamlı kısırlığa yol açan önlemlerden sakınılmalıdır. Soru Tesettür farz mıdır? Cevap Bütün âlimler başörtüsünün/tesettürün farz olduğu konusunda hemfikirdir. Hanefi, Şafi, Maliki ve Hanbelî, yani dört mezhebe göre de başörtüsü/tesettür farzdır. Bkz. Vehbe Zuhaylî, İslam Fıkhı Ansiklobedisi, c. 1, s. 454-466 Soru Tesetürde dikat edilecek konular nelerdir? Cevap Tesettür; vücut hatlarının belli olmaması ve câzibeyi gidermek içindir. Zaten tesettür câzibeli, çekici olmamaktır. Güzelliğini dışarı yansıtmak değil, gizlemektir, örtünme budur, tesettür budur, fakat günümüzde bazı kadınlar ve genç kızlar, başlarını örtüyor ancak, vücut hatları belli olmakta. . Bazıları da makyaj yapıyor, parfüm kullanıyor bu sayede de câzibeli olmayı artırıyor­lar. Bu şekilde sadece baş örtmekle tesettür olmaz. Tesettür, sadece başı kapatmaktan ibaret değildir. Tesettür alanında yaşanan yozlaşmaya, tesetür defileleri de katkı sağlıyor. Tesettür tarz değil farzdır. Yani, kadın dişiliği ile değil, kişiliği ile ortamlarda olmalıdır. Örtünmek, Allah rızâsı içinse o zaman câzibeli giyinmek, süs­lenmek için değil; güzelliği, cazibeyi dışarıya yansıtmayacak şekilde giyinmelidir. Soru Süslenmek poya ve ruj kulanmak caiz midir? Cevap Resûlullah “Kadınlar koku parfüm sürünmeden evle­rinden dışarı çıksınlar” Ebû Dâvud, Salât 53 buyurmaktadır. Kadınların süslenmek için kullandığı boya, krem, pudra, ruj ve parfüm vb. süs maddelerini yalnız evin içinde kocası için kullan­ması câizdir. Fakat dışarıya çıktıkları vakit erkeklerin dikkatini çek­mek için, kadınların kullandıkları süsler haramdır. Yusuf el-Kardavî, İslâm’da Helâl ve Haramlar, s. 164 Soru Erkkelere altın yüzk takmak caiz mi? Cevap Hz. Peygamber bir hadisinde; İpek ve altın ümmetimin erkeklerine haram, kadınlarına helal edilmiştir” buyurmuştur. Tirmizî, Libas 1 Hadisi şerifte de açıkça belli olduğu gibi, erkeklere ipek ve altın yüzük haramdır, yasaktır. Soru Dinî açıdan nerelerde çalışmak uygun olmaz? Cevap Hz Peygamber şöyle buyurur “Allah bir şeyi haram kılınca, onun bedelini de haram kılar." Ebû Dâvud, Büyû 38, 63, 64 Kazancın meşru olabilmesi için uygun yerlerde çalışılmalıdır. İçki fabrikasında, meyhanede, kumarhanede, faizli muamele yapılan yerde, bankada fuhuş yapılan yerde, insanların aldatıldığı yerde, haram mal üreten, satan yerlerde, müstehcen ve din düşmanlığı yapılan yayın organında, din düşmanlığı yapılan yerde birde ibadete izin verilmeyen yerde çalışılmaz. İnsana nasıl yaşadın, nelerle meşguldün? Sorusu sorulacak. Nereden kazandın? Denilecek. Yüce Allah “Kötülükte yardımlaşmayın’’diyor. Maida, 5/2 Ayrıca kötülüğe destek olunmaz ve olunmamalıdır. Soru Birden Fazla kadınla evlenmek caiz midir? Cevap Kur’ân­­-ı Kerimde şöyle buyruluyor “Kadınlarla iki, üç, dörde kadar evlenebilirsiniz; şayet aralarında adaletsizlik yapmaktan korkarsanız bir tane almalısınız.” Nisa, 4/3 Âyet dörde kadar evlenmeye izn vermektedir. Ancak bu izin mutlak değildir; adalet şartına bağlanmıştır. Adalete riayet edemiyecekler için birden fazla kadınla evlenmek ciaz değildir. Hayreddin Karaman, Aile ilmihali, Timaş Yay., İst. 2011, s. 264 İslâm'da dördü aşmamak şartı ile birden çok kadınla evlenmek, bir emir değil ihtiyaç duyulması halinde bir izin ve ruhsattır. Erkeğin güçlü, istekli, kadının zayıf ve isteksiz veya kısır olması, bir savaş sebebiyle erkeklerin azalıp kadınların çoğalarak hamiye mahtaç olmaları erkeğin birden fazla kadınla evlenmesine bir zorunluluk olabilir. Günümüz Meselelerine Fetvalar,TDV Yay., Ank. 1998, s. 82-83 Âyet-i Kerime’de Allah Teâlâ eşlerin birden fazla olması halinde kadınların her hususta haklarının gözetilmesini emrederken bu konuda kendisine güvenemeyen ve adaletsizlik yapmaktan korkanlar için tek eşin en uygun olacağını söylemiştir. Soru Kocanın karısını dövme hakkı var mıdır? Cevap Kocanın karısını dövme hakkı yoktur. Soru Evlilik dışı cinsel ilişkinin hükmü nedir? Cevap Evlilik dışı cinsel ilişki zinâdır ve zinâ haramdır. “ Sakın zinaya yaklaşmayın; doğrusu bu çirkindir. Kötü bir yoldur.” İsrâ, 17/32 âyeti zinâyı haram kılan delillerden biridir. Hayreddin Karaman, Helaller ve Haramlar, s. 102 Zinânın fert, aile ve toplum için zararları çoktur ve bu açıdan İslâm zinâyı haram kılmıştır. Soru kadın ev işlerini yapmak zorunda mıdır? Cevap Fakihlerin büyük çoğunluğuna göre bu hususta hukukî bir görev bulunmasa da genellikle Hz. Peygamber’in evin dışındaki işleri damadı Ali’nin, evin içindeki işleri kızı Fâtıma’nın uhdesine vermesi örneğinden, ayrıca örf ve âdetin bu yönde olmasından hareketle bunun ahlâkî-dinî bir vazife olduğu belirtilmiştir. TDV İslâm Ansiklopedi, c. 33, s. 303 Erkeğin evin rızkını temin için dı­şarıda çalışıp çabalaması ve bunun sonucunda yorulması karşısında, kadının da evin işlerini görmesi gerekmektedir. Genellikle ailede işler taksim edildiği için evin işleri kadına aittir. Herkes yaratılışı gereği hangi işe meyilliyse ona o görev verilmiştir. Erkek gücü, kuvveti ve dayanıklılığıyla ekmeğini taştan çıkarırken; kadın da inceliği, zarifliği ve becerikliliğiyle ev işlerinin üstesinden gelmektedir. Dolayısıyla bir kadının yapacağı şeyler, eşi evine geldiğinde ihtiyaç duyduğu şeyleri hazır hale getirmesidir. Bu ihtiyaçların karşılanması, aile içinde mutlulu­ğun kökleşmesine, saygı ve sevginin artmasına sebep olur. Soru Anne çocuğuna bakmak mecburiyetinde midir? Cevap Doğan çocuğun bakım hakkı annesinindir. Nafakası ise babasına aittir. Eğer baba sütanne tutacak durumda değilse veya sütanne bulamazsa veya bulunduğu halde o bebek annesinden başkasının sütünü emmezse anne bebeğine süt emzirmeye mecburdur. Anne ve baba, dünyaya gelmesine sebep oldukları çocuklarına bakmak zorundadır. Soru Dinimizde, boşanmak konusu hakkında bilgi verir misiniz? Cevap Talâk boşanmak Sözlükte “serbest kalmak/serbest bırakmak, bağından kurtulmak/bağını çözmek” anlamındaki talâk kelimesi fıkıh terimi olarak belli lafızlarla nikâh akdinin bozulmasını ifade eder. Kur’ân ve Sünnet’te talâkın meşruiyeti açıkça ifade edilmekle birlikte Bakara 2/228-232, 236-237, 24 evlilik bağının önemli bir sebep bulunmadıkça keyfî şekilde sona erdirilmesi tasvip edilmemiştir. Erkeklere eşleriyle iyi geçinmelerini ve onların kusurlarını değil olumlu yönlerini görmeye çalışmalarını öğütleyen âyet ve hadisler yanında, Nisâ 4/19; Müslim, Rađâ 63 “Helâl şeyler içerisinde Allah’a en sevimsiz geleni boşamadır” Ebû Dâvûd, Ŧalâķ 3 ve, “Evlen, fakat boşanma, Allah zevk için evlenip boşanan erkek ve kadınları sevmez” Heysemî, Mecmau’z-zevâid, IV, 335 gibi hadislerde boşamanın dinen hoş karşılanmadığı açıkça belirtilmiştir. Soru Dinimizde fal bakmanın ve baktırmanın sakıncası var mıdır? Cevap Gaybden haber verme. Gelecekte olacak şeyler hakkında bilgi sahibi olmak için başvurulan çeşitli yolların en bârizlerinden biri fal­dır. Falcılık önceki devirlerde fal oklarıyla yapılmaktaydı, günümüzde ise iskambil, bakla, yıldız, kahve, kitap açma, suya bakma vs. gibi vasıtalarla yapılmaktadır. Falcılık, gaybdan haber verme id­diasında olduğundan bâtıldır. Falcılar, birtakım şeylerle geleceği gördüklerini, bilinemeyen hususları bildiklerini savunmaktadırlar. Rabbimiz Allah Kur’ân-ı Kerimde falcılığı yasaklamıştır. Bkz. Mâide, 5/90 Ayrıca Peygamberimiz hadis-i şerifinde şöyle beyan etmektedir “Gayb habercisine kâhin, falcı gidip onun dediğini doğrulayan kişi, Muhammed’e gönderileni Kur’an’ı inkâr etmiş olur.” Tirmizî, Taharet 102 Gayb­dan haber verme iddiasının ne kadar büyük bir tehlikeye gö­tür­düğü âyet ve hadislerden anlaşılmaktadır. Dolayısıyla bir müslüman bu tür câiz olmayan işlerden uzak durmalıdır. Süleyman Gülek

aile tarihi ile ilgili röportaj soruları